Günden güne eriyor
Seren Serengil, magazin yorumcusu olarak ekranlarda. Bazen katılıyorsunuz söylediklerine, bazen de sizinle hiç örtüşmüyor. Ama yıllardır yakalayamadığı başarıyı bir magazin yorumcusu olarak gayet iyi yakaladı Serengil. “Keşke bütün kariyerini magazin üzerine inşa etseymiş” bile diyorsunuz… Gelin görün ki birçok kişinin ‘Sero’su günden güne eriyor. Kilo vermeyi durduramıyor Serengil. Öyle ki 46 kiloya kadar düştüğünü açıkladı bile.
“Ben yaptım, siz yapmayın” modunda
Seren Serengil, yaşadıklarından ötürü haftada 3 gün hastanede yatarak serum alacağını, eğer bu serum tedavisi sonuç vermezse tekrar ameliyat olacağını söylemiş. Ama benim en çok dikkatimi çeken “Ben yanlış örneğim bu konuda, beni örnek almasınlar” demesi. “Zayıflığımın tadını çıkartamıyorum çünkü sağlıklı değilim” diyor. Kendi hatasını kabul ediyor, “Ben yaptım, siz yapmayın” modunda su içmemesine kadar yaptığı tüm yanlışları tek tek sıralıyor röportajlarında. Tabii tüm bunları sıralarken sevgilisiyle kar tatiline de gidiyor bir yandan, sosyal medya karışıyor, Serengil’e tepki yağıyor… Ama o başka bir yazı konusu tabii.
Zayıflığı hepimizi korkutuyor
İşte bu ‘zayıflık’ meselesi de doğal olarak Seren Serengil’likten çıkıyor… Zayıf olmak demek sağlıklı olmak demek değil. Güzel olmak demek hiç değil. Seren Serengil, hepimizin gözü önünde yaşıyor bu sıkıntıyı. Dileğimiz elbette sağlığına kavuşması. Ama umarım artık zayıf olmanın sağlıklı olmak demek olmadığını da yavaştan öğrenmeye başlarız. Sırf zayıf gözükmek için mide ameliyatları geçiren ya da geçirmek isteyen birçoklarına da umarım ders olur Serengil’in yaşadıkları. Seren Serengil hiçbir zaman şişman olmadı ama o hep kendini şişman gördü. Ve şimdi zayıflığı hepimizi korkutuyor. Aşırıya kaçılmadığı müddetçe kilolarımızla barışmamızın aslında ne kadar da yeterli olduğunu yavaştan idrak etmeye başlarız umarım.