Ağaçların Arasında Anlamlı Bir Gecce: Gastronomi Turizmi Derneği’nden “Ormanda” Etkinliği

Orman sadece bir yaşam alanı değil; aynı zamanda hatırlama, koruma ve paylaşma alanı da olabilir. Hele ki doğanın göbeğinde bir masa kurulmuşsa ve o sofraya yalnızca insanlar değil, vicdan da oturmuşsa… İşte Gastronomi Turizmi Derneği, Sarıyer Life Park İzoletta’da tam da böyle bir sofrayla Türkiye’ye anlamlı bir çağrıda bulundu: “Ormanda”.

Yangınlara Karşı Birlikte: “Ormanda” Etkinliği

Son yıllarda Türkiye’de büyük bir çevresel tehdit haline gelen orman yangınlarına dikkat çekmek amacıyla düzenlenen bu özel buluşma, doğayı koruma bilinciyle gastronomiyi buluşturdu. Ormanın kalbinde düzenlenen bu etkinlikte, doğaya duyarlı bir yaşam tarzı, yerel değerlerle zenginleştirilmiş bir sofrada hayat buldu.

Etkinliğe gastronomiden sağlığa, sanattan bürokrasiye pek çok değerli isim katıldı. Sanatçı ve yazar Tamer Levent, “sanata evet” yaklaşımını bu kez doğa üzerinden dile getirirken, ünlü et ustası Cüneyt Asan mutfağın doğayla kurduğu kadim ilişkiye vurgu yaptı. Prof. Dr. Oğuz Özyaral, sağlıklı yaşamın doğayla birebir ilişkisini aktarırken, siyaset ve toplum hayatının önemli isimlerinden Bülent Akarcalı ise çevre bilincinin kamu politikalarıyla olan bağını gündeme taşıdı. GTD Çevre ve Doğa komitesi başkanı doç.dr.Efsun Dindar koordinasyonunda hazırlanan gecede tüm detaylar konukların ilgisini çekti .

En anlamlı katılımlardan biri ise, doğrudan konunun kalbinden gelen bir yetkiliydi: İstanbul Orman Bölge Müdürü. Hem ormanların durumu hakkında bilgi verdi hem de bireysel sorumluluklara dair çarpıcı uyarılarda bulundu.

Konuklar adına fidan dikilmesi ve her sponsor için teşekkür plaketlerinin dönüşümlü kağıtlarda hazırlanması ağaç kesilmeden verilen hediyeler konukları sevindirdi.

İkramlar ise üyelerin değerli hikayesi olan coğrafi işaretli ürünler ile mükemmel lezzetler ikram edildi.

İzoletta’da Yeşeren Farkındalık

Etkinliğe ev sahipliği yapan Sarıyer Life Park İzoletta, İstanbul’un içinde ama doğanın kucağında konumlanmış nadir alanlardan biri. Ağaçların arasındaki masalarda, coğrafi işaretli yerel ürünlerle hazırlanan tabaklar, yalnızca lezzet değil, bilinç de taşıdı. Kullanılan her ürün, sürdürülebilir tarımı destekleyen üreticilerden temin edildi; her sunumda doğaya zarar vermeyen malzemeler tercih edildi.

Katılımcılar, sadece yemek yemedi; dinledi, öğrendi, düşündü. Orman yangınlarının etkilediği bölgelerden gelen doğal ürünlerin tadımı yapılırken, aynı zamanda bu ürünlerin yok olmaması için neler yapılması gerektiği de konuşuldu.

Sessiz Bir Çığlık: Alevlere Karşı Sofra Kurmak

Bu etkinlik bir “festival” değil; bir farkındalık anıydı. Sessiz, abartısız ama çok etkili. Çünkü ormanın kalbinde kurulmuş bir standlar, aslında şu soruyu sessizce soruyordu:

“Yarın bu ağaçlar yerinde olmayabilir. O zaman bu coğrafi işaretli ürünlere nasıl ulaşacağız ?”

Gastronomi Turizmi Derneği bu sorunun cevabını yalnız bırakmadı. Bu etkinlikle sadece ormanları korumayı değil, aynı zamanda yerel üreticiyi desteklemeyi, geleneksel mutfağı yaşatmayı ve en önemlisi doğayla uyumlu yaşamayı bir araya getirdi.

Sonuç…

“Ormanda” etkinliği, bir tabak yemeğin aslında ne kadar çok şey anlatabileceğini gösterdi. Ağaçların arasında, şeflerin elinden çıkan her lokma; sadece mideyi değil, insanın vicdanını da doyurdu. Ve hatırlattı:

“Ormanı korumak, sadece ormancının işi değil; sofrada oturan herkesin sorumluluğudur.”

ORMANDAYIZ etkinliği ile Orman Yangınlarında Farkındalık Yarattı

Gastronomi Turizmi Derneği (GTD), doğaya ve yerel değerlere sahip çıkmak amacıyla düzenlediği “Ormandayız” etkinliğiyle önemli bir farkındalık çalışmasına imza attı. 30 Temmuz Çarşamba akşamı İstanbul Life Park Izoletta’da gerçekleşen etkinlik, yoğun katılımla ve yüksek etkileşimle tamamlandı.

Her yıl yaz aylarında artış gösteren orman yangınlarının yalnızca doğaya değil, aynı zamanda yerel üreticilere ve kültürel mirasa verdiği zarara dikkat çekilen gecede, Türkiye’nin dört bir yanından getirilen coğrafi işaretli ürünler öne çıkarıldı. Kokteyl prolonge formatında yapılan etkinlik, GTD üyeleri için geleneksel bir buluşma niteliği taşırken; doğayla iç içe tasarlanmış atmosferiyle çevresel ve kültürel sürdürülebilirlik mesajı verdi.

Etkinlikte tüm GTD üyeleri, güçlü bir iş birliğiyle catering alanında sinerji yaratarak kendi ürün ve tatlarını üyelerle buluşturdu. Aynı zamanda sosyal sorumluluk alanında farkındalık yaratmak amacıyla farkındalık standları kuruldu.

Programda öne çıkan başlıklar arasında orman yangınlarının coğrafi işaretli ürünlere etkisi, küresel ısınmanın gastronomi turizmine yansımaları ve yerel üreticilerin korunması gibi konular yer aldı. Etkinliğe Türkiye Turizm Yazarları ve Gazetecileri Derneği (TYGD) ile Fransa menşeli FIJET Türkiye de destek verdi.

GTD ve TYGD Başkanı Gürkan Boztepe, etkinlikle ilgili yaptığı açıklamada, bu organizasyonu orman yangınlarına dikkat çekmek ve sosyal sorumluluk bilinci oluşturmak amacıyla özellikle ormanlık bir alanda gerçekleştirdiklerini belirtti. Boztepe, “Ormanlarımızı korumak kadar, Anadolu’nun zenginliğini yansıtan coğrafi işaretli ürünlere sahip çıkmak da çok önemli. Bu iki değer, aslında geleceğimizin anahtarıdır,” dedi.

Geceye; İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü Suat Parıldar, sanatçı Tamer Levent, Prof. Dr. Oğuz Özyaral, eski Turizm ve Sağlık Bakanı Bülent Akarcalı, eski Tarım Bakan Yardımcısı Ayşe Ayşin Işıkgece, Günaydın İşletmeleri Kurucu Ortağı Cüneyt Asan, Türk Polis Vakfı, FİJET Dünya Başkan Yardımcısı Delal Atamdede, TYGD Kurucu Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Kurtoğulları, , İBB İstanbul Turizm Platformu Proje Yöneticileri Harun Tedik ve Enis Malik Kaya gibi kurum ve kişiler katılım sağladı.

Etkinlik aşağıdaki kurumların katkılarıyla hayata geçirildi:

Aİdrink, Antiochia , Crowne Plaza Harbiye, Dr. Aronia, GT Anadolu, İzoletta, Kalbur Et, Kosifler Oto, Karaköy Güllüoğlu, Life Park, Meat Burger, Meltem’in Evi, Sabırtaşı, Tepe Gourmet, TYGD, Qurabiss, The Coffee Factory, Hatay dayanışma derneği, Efor Çay, Export, Vegan Derneği, CEESS ,Gecce

Etkinlik, doğa sevgisiyle gastronomiyi buluşturarak hem çevresel duyarlılığı artırdı hem de toplumsal sorumluluğun güçlü bir örneğini ortaya koydu.

Bu haftalık benden bu kadar kalın sağlıcakla …